Propaganda  

Posted by Sözde Ermeni Sorunu Üzerine in

“Türklerin en zayıf oldukları sahalardan birinin propaganda olduğunu söyleyebiliriz. Bu, Osmanlı Devleti’nde de böyleydi. Türkiye Cumruhiyeti’nde de böyle olmuştur. Türklerin propaganda ile ilişkileri, yazılara, yalan iddialara cevap vermeye çalışmaktan ibaret kalmış, yani bir nevi pasif, kendini korumaya matuf bir gayretten öteye geçmemiştir. Bu davranış ise Türklerin daima suçlu durumda gösterilebilmesi için, karşı taraflara çok büyük bir rahatlık ve hareket serbestliği bırakmıştır. A. Powell’in propaganda konusu ile ilgili görüşü işe şudur: “Vahşet olayları çok büyü ölçüde mübalağa edilmiştir. Son dönemlere ait vahşet olaylarının bir kısmı ise hiç vuku bulmamıştır. Amerikan Yardım teşkilatının mahalli temsilcilerinden biri, dostlarına açıkça Amerika ya sadece Türk aleyhtarı haberler gönderebildiğini çünkü para getirenin bu olduğunu söylemiştir”[1].“Bu topyekun katliam hikayelerinin çıkarılmasının, nihai hesaplaşmada, Türkiye’nin zararına olarak, İngiliz Hükümeti tarafından yönlendirildiğini tekrar etmekte tereddüt etmiyoruz. Bu sebepler yıllarca sıkı ittifak bağlarımız bulunan milyonlarca kendi tebaamızla aynı dinden olan bir milletin, tamamen uydurma değilse, büyük ölçüde ve utanılmadan mübalağa edilmiş deliliğe istinaden insanlığa karşı korkunç suçlar işlemiş olmakla nasıl suçlandırıldığını, namuslu bir şekilde göstermeye çalışmaktan dolayı özür dilemeye ihtiyaç yoktur” demiştir[2].
[1] Gurun, s. 43.
[2] Gurun, s. 45.

This entry was posted on 30.12.2009 at 03:06 and is filed under . You can follow any responses to this entry through the .

0 yorum